İçindekiler
- 1 Miyomlar hangi durumlarda çıkarılmalıdır?
- 1.1 Miyomlar düzensiz kanamalara neden oluyorsa
- 1.2 Miyomlar komşu organlara baskı yaparak, bunların işlevlerini olumsuz etkiliyorsa
- 1.2.1 Rahimdeki kitlenin miyom olup olmadığı hakkında şüphe olması
- 1.2.2 Miyomların ağrıya neden olması
- 1.2.3 Miyomların gebelikte sorun yaratma olasılığının olması
- 1.2.3.1 Miyomların çıkarılması yerine, rahmin tamamen alınması ne zaman tercih edilir?
- 1.2.3.2 Miyomlar nasıl çıkarılır?
- 1.2.3.3 Sezaryen sırasında miyomların çıkarılması
- 1.2.3.4 Miyom çıkarma ameliyatının riskleri nelerdir?
- 1.2.3.5 Ameliyattan sonra yeniden miyom oluşur mu?
- 1.2.3.6 Miyomların ilaçla tedavisi yapılabilir mi?
- 1.2.3.7 Miyom embolizasyonu nasıl uygulanır?
- 1.2.3.8 Gelen Aramalar:
Miyomlar toplumda her dört kadından bir tanesini yaşamının bir döneminde etkileyen, rahim dokusundan kaynaklanan iyi huylu kitlelerdir. Kadınlarda en fazla görülen sorunlardan biridir. Bu oluşumların ortaya çıkmasında genetik yatkınlığın önemi vardır. Genellikle birden fala miyom bir arada olur. Miyomların büyümesinde östrojen hormonunun etkili olması nedeniyle, üreme döneminde ve gebelik gibi dönemlerde büyüdükleri gözlenir. Menopoz dönemine giren kadınlarda ise, hormon ilacı kullanılmıyorsa, miyomlarda küçülme gözlenir.
Miyomlar rahim dışına büyüme gösterebilir, rahim duvarı içinde kalabilir ya da rahmin içine yani rahim iç boşluğunda büyüme gösterebilir. Miyomlar yerleşim yerine ve büyüklüğüne göre yakınmalara neden olabilir.
Miyomlar hangi durumlarda çıkarılmalıdır?
Miyomlar sıkça görülmesine rağmen, genellikle bunların büyüme yapıp yapmadığı hakkında düzenli bir şekilde takip yapılır. Kalan kısmı için ameliyat gerekir. Miyomlar kadınların günlük yaşamını etkileyecek derecede şikâyetlere neden oluyorsa, ameliyatla alınması gerekir.
Miyomlar düzensiz kanamalara neden oluyorsa
Düzensiz kanaması olan hastaya yapılan jinekolojik muayenede, miyom tespit edilir ve bunların kanama düzensizliği nedeni olduğu tespit edilirse, ameliyatla çıkarılmasına karar verilir. Daha çok rahim iç tabakasına yakın olan submüköz miyomlar, adetlerin uzun sürmesine, ara kanamalara, lekelenme tarzı kanamalara neden olabilir. Rahim kasına gömülü olan intramural miyomlar ise, adetlerin uzun sürmesine sebep olurken, subseröz miyomlar genellikle kanama bozukluğuna sebep olmazlar.
Miyomlar komşu organlara baskı yaparak, bunların işlevlerini olumsuz etkiliyorsa
Büyük boyda olan miyomlar rahme komşu olan idrar yolları ya da bağırsaklara bası yaparak işlevlerini olumsuz etkileyebilir. İdrar torbasına bası yapanlar sıkça idrara çıkma, idrar yapamama ya da idrar tutamama gibi yakınmalara neden olabilir. Nadiren böbreklerin işlevlerini kalıcı şekilde bozabilirler. Bağırsaklara yapılan bası sonucunda, dışkılama olumsuz olarak etkilenebilir. Bu durumda miyomların ameliyatla çıkarılması gerekir.
Rahimdeki kitlenin miyom olup olmadığı hakkında şüphe olması
Rahimde takip edilen miyomların büyük boyutlara ulaşması ya da hızlı büyüme göstermesi halinde, kötü huylu olmaları ihtimaline karşı ameliyatla çıkarılır. Bunların patolojik incelemesi yapılarak, tanı konur.
Miyomların ağrıya neden olması
Jinekolojik değerlendirmede pelvik ağrının miyomlardan kaynaklandığı belirlenirse, ameliyatla alınmaları tercih edilir. Özellikle çevre dokularda olan sinir uçlarına ya da organlara bası yapması rahatsızlık veren ağrılara neden olması durumunda, miyomların alınması gerekir. Bunlar adet sancısı gibi ya da adet döngüsünde her gün meydana gelebilir. Miyomlarda olan dejenerasyonda ağrıya neden olabilir. Bazen miyomların hızlı büyümesiyle, bazen de küçük miyomlarda bu etki görülebilir. Bunun ortaya çıkması miyomun beslendiği damarın nispi yetersizliğine bağlı gelişir. Rahim ağzına yakın olan miyomlar da bazen vücut tarafından dışarıya atılmak istenir. Bu durumda rahimde kasılmalarla birlikte, şiddetli ağrılar olmaya başlar.
Miyomların gebelikte sorun yaratma olasılığının olması
Miyomlar nadiren de olsa, gebe kalamamaya neden olabilir. Özellikle submüköz yerleşimde olan miyomlarda, tekrarlayan düşükler, erken doğum, plasentanın erken ayrılması gibi sorunlar görülebilir. Gebelik döneminde östrojen hormonunun artması nedeniyle, zararsız olan miyomlar bile riskli bir şekilde büyüme gösterebilir ve çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle miyomların gebelikten önce ameliyatla alınması gerekebilir.
Miyomların çıkarılması yerine, rahmin tamamen alınması ne zaman tercih edilir?
Rahim gebelikte bebeği barındırmak dışında herhangi bir işleve sahip değildir. Bu yüzden miyom tedavisinde, çocuk yapma düşüncesi olmayan hastalarda sadece miyomların değil, rahmin tamamen alınması gündeme gelebilir. Bu kadınlar açısından, ileri zamanlarda rahim kanseri ve rahim ağzı kanserinden korunmayı sağlayacaktır. Rahmin alınması kadınların menopoza girmesine neden olmaz. Menopoz yumurtalıkların işlevini durdurmasıyla yaşanan bir dönemdir. Kadının rahmi alındığında, yumurtalıkları yerinde kalırsa adet kanaması kesilse de, menopoz yaşı gelinceye kadar yumurtalıklardan hormon salgılanmaya devam edecektir.
Miyomlar nasıl çıkarılır?
Miyomların hangi yöntemle çıkarılacağı büyüklükleri ve rahim içindeki konumuyla belirlenir. Rahimde submüköz yerleşim gösteren miyomlar histeroskopi yöntemiyle rahim içine vajinadan girilerek çıkarılabilir. Sayıca çok olan, rahmin içine gömülü ya da rahmin dışına büyüme gösteren miyomlar genellikle karın açılarak yani açık ameliyatla alınabilir. Bazı durumlarda bu işlem laparoskopik yolla yapılabilir. Miyomlar çoğunlukla kapsül denilen dış kılıfla sağlam dokudan belirli sınırlara ayrılan kitlelerdir. Ameliyatta rahim dokusuna yapılacak kesiden girilerek, dış kılıflarıyla birlikte çıkarılabilirler. Günümüzde yaygın olarak kullanılmaya başlayan embolizasyon, rahim tedavisinde başarılı sonuçlar alınmasına neden olmaktadır.
Sezaryen sırasında miyomların çıkarılması
Gebelikte östrojen hormonunun artmasıyla, var olan miyomun büyümesi ya da yeni miyom oluşumlarının meydana gelmesi mümkündür. Bu yüzden sezaryen yapılırken, miyomlara rastlamak mümkündür. Rahim içinde gömülü olan miyomlarda, bunlara ulaşabilmek için rahim kasına kesi yapılması gebelikte ciddi kanamalara sebep olabilir. Bu yüzden yüzeysel yerleşimli ya da küçük sapla rahme bağlı olan miyomlar dışında, sezaryen sırasında miyom çıkarılması tavsiye edilmez. Gebelikten sonra miyomların küçülme eğilimi göstermesi nedeniyle, sezaryende miyom çıkarılması gereksizdir.
Miyom çıkarma ameliyatının riskleri nelerdir?
Bu ameliyatlar genellikle genel anesteziyle yapılır. Bu açıdan anesteziye bağlı riskler ortaya çıkabilir. Bu açıdan ön değerlendirme ve deneyimli bir doktor tarafından uygulanacak ameliyatta, anestezi riskleri azaltılabilir. Ameliyat sırasında az sayıda ve küçük olan miyomlarda fazla kanama olmazken, çok sayıda miyomun çıkarılması halinde, her miyoma ayrı bir kesi yapıldığından, hastada fazla kanama görülebilir. Hızlı bir şekilde çıkarılan miyomlarda, kesi sayısının az olması halinde ve hasta için önceden ihtiyaç olabilecek birkaç ünite kanın hazır tutulması halinde, kanama riskleri azaltılmış olur.
Karın bölgesinden yapılan jinekolojik ameliyatların hepsinde, genital organlarda yapışıklık riski meydana gelebilir. Bu olumsuzluk yumurtalık ve tüplerin çevresinde olduğunda, kadında gebe kalamama ya da zor gebe kalma gibi bir soruna neden olabilir. Yapışıklık oluşma riskinin azaltılması için, ameliyatın kısa sürede tamamlanması ve ameliyatta yapışıklığın azaltabilecek laparoskopik yöntem kullanılması gerekir. Ancak yapışıklık riski tamamen düşürülemez.
Ameliyatta çok sayıdaki büyük miyomların çıkarılması ya da miyomların rahim ağzı gibi zor alanlarda olması gibi durumlarda, rahmin alınması gerekebilir.
Miyomların çıkarılması sırasında tercih edilen yöntemde, ameliyatın risklerini etkileyen bir unsurdur. Bunun için hastanın durumuna göre uygun bir yöntem kullanıldığında, riskler azaltılabilir.
Miyom çıkarılması sırasında rahim iç tabakasının bozulması halinde, ileride oluşacak gebelik durumunda, hastanın doğumunu sezaryenle yapması gerekebilir. Çünkü rahim kasına yapılan kesilerin yırtılma olasılığı bulunmaktadır. Özellikle submüköz miyomların çıkarılmasında, bu sorun genellikle yaşanır.
Ameliyattan sonra yeniden miyom oluşur mu?
Miyomların oluşması genellikle genetik özelliklerle ilgilidir. Miyomların alınmasında rahmin çıkarılmadığı durumlarda, tekrar miyom oluşumu meydana gelebilir. Nadir olarak, ameliyatta kitlelerin tamamen çıkarılmaması halinde, miyomların yeniden oluşması söz konusu olur.
Miyomların ilaçla tedavisi yapılabilir mi?
Miyomlar östrojen hormonunun etkisiyle büyüme gösteren kitlelerdir. Tedavide kullanılan ilaçlar vücutta östrojen hormonunun salgısını durdurmaktadır. Bu etkiyle miyomlar küçülme gösterir. İlaç tedavisinin kesilmesinden sonra, miyomlarda yeniden büyüme meydana gelir. Miyom tedavisinde ilaçların kullanımı sadece büyük boydaki miyomların çıkarılmasından önce, miyomların küçülmesini sağlayarak, ameliyatın riskini azaltmak için tercih edilir. Bunun dışında sadece hastayı geçici olarak rahatlatmak için kullanılabilir.
Miyom embolizasyonu nasıl uygulanır?
Miyomların bu şekilde tedavi edilmesi sırasında, hastalara lokal anestezi uygulanır. Hastanın kasığından ince bir kataterle girilerek, rahimde miyomların beslenmesini sağlayan atardamara ulaşılır. Damarların içerisine tıkayıcı özellikleri olan bazı tanecikler verilir. Bu şekilde tıkanan damar, miyomları besleyemeyeceği için, miyomlarda doku ölümü meydana gelir. Miyomların gittikçe küçülmesiyle birlikte, hastanın miyom kaynaklı olan yakınmaları ortadan kalkar. Bu tedavi sırasında rahimdeki diğer dokular başka damarlardan beslendiğinden, bu işlemden zarar görmezler. Bu yöntem son yıllarda, miyom tedavisinde açık ya da laparoskopik ameliyatlara göre daha fazla kullanılmaktadır. Yapılan işlemde kesi yapılmadığından, hastaların gündelik yaşamına daha hızlı dönmesinden miyom tedavisinde tercih edilir hale gelmiştir. Uygun hastalarda kullanıldığından, başarı oranı yükselmektedir. Tedavi için kullanılan histerektomi tekniğine göre rahmin korunmasını sağlayan, miyomektomi tekniğine göre sadece bir miyom üzerinde değil, rahimdeki tüm miyomlarda etkili olmaktadır.
Bu teknikle miyomların tedavi edilmesi halinde, hastaların genel anestezi almasına gerek kalmaz. Kasık bölgesinin lokal olarak uyuşturulması yeterli olur. Hastalarda kan kaybına neden olmaz, herhangi bir kesi yapılmasına da gerek kalmaz. Kasıktan açılan 2 mm lik bir delikten işlem yapılır. Miyom tedavisinde kullanılan histeroskopi ve Miyomektomiyle kıyaslandığında, komplikasyonlarının daha az olduğu görülebilir. Embolizasyon miyom tedavisinde kadının doğurganlık özelliklerini koruyan bir yöntemdir. Hem rahimdeki tüm miyomlar aynı anda tedavi edilebilir, hem de rahmin ve yumurtalıkların alınması söz konusu olmaz. Bu nedenle miyom embolizasyonu uygun hastalarda tercih edilmektedir.
İstanbul’da myom/yumurtalık kisti/over kisti tanı ve tedavisi için Prof. Dr. Ateş KARATEKE ile iletişime geçebilirsiniz.
Gelen Aramalar:
- miyom ağrısı nasıl geçer (32)
- miyom tedavisi (30)
- https://www ateskarateke com/miyom-tedavisi-nasil-yapilir (15)
Dilerseniz Hemen 0216 368 2448 nolu Telefonumuzu Arayarak Bilgi ve Randevu Alabilirsiniz.
Dilerseniz Buraya Tıklayarak İletişim Sayfamızdan Bizlere Mesajlarınızı İletebilirsiniz.